|
"Çanakkale içinde Aynalı Çarşı / Ana ben gidiyorum düşmana karşı" türküsü de o günlerden yadigâr. Aynalı Çarşı günümüzde de varlığını sürdürüyor. Saat Kulesi, Yalı Han, Fatih Camii, içinde Çanakkale Savaşları Müzesi'nin bulunduğu kale ve kale mescidi ise kentin görülmesi gereken diğer tarihsel yapıları. Kentten çıkıp güneye doğru uzanan yolda (Çanakkale- İzmir karayolu) ilerlerken ilk durak İntepe olmalı. Buradan Boğaz'ı, Ege Denizi'ni ve Trakya (Rumeli) kıyılarını seyrederken insan kendini doğa ve tarihle iç içe hisseder. Boğaz'ın sonbaharda firuzeye çalan rengi ile çamların yeşili, diğer ağaçların kızarmış ve sararmış yaprakları tam anlamıyla bir renk cümbüşü yaratır. Gelibolu Yarımadası'nın güney ucundaki Hisarlık Burnu'nda yer alan Çanakkale Şehitleri Anıtı ise karşı kıyıdan görkemle yükselir. Deniz ile karayolu arasında kalan Troya'yı geçtikten sonra deniz yönüne çevrili bir yol levhası, Bozcaada'yı ve MÖ 310'da kurulmuş olan Alexandreia Troas kenti kalıntılarını işaret eder. Çam ağaçları ve köyler arasından geçen bir yoldan Geyikli beldesine ulaşıp kıyıdaki Yeni İskele'den bir araba vapuruyla yirmi beş dakikada Bozcaada'ya geçilebilir. Adada bağbozumu tarihine rastlayan, panayırlar kurulan Ayazma Şenliği ise her yıl 26-29 Temmuz günleri yapılır. Adanın kuzey kıyılarından, ülkemizin en büyük adası Gökçeada (İmroz) gözükür. Adaya Çanakkale'den düzenli feribot seferleriyle ulaşılır. Dalyanköy'de yaşayanların ve yöre sakinlerinin 'Eski İstanbul İçi' diye adlandırdıkları Alexandreia Troas antik kentinin güneyinde, Gülpınar beldesindeki Smintheion Kutsal Alanı'nda Anadolu'daki üç ünlü tapınaktan biri olan Smintheion Apollon Tapınağı yer alır. Daha güneye inildiğinde Türkiye'nin en batı noktası olan Babakale köyüne ulaşılır. Buradan Edremit Körfezi'ne kıvrılmak istenirse ancak içeriden geçen karayolu kullanılabilir. Bu yolun sonunda karşınıza, bir tepenin üzerindeki Assos antik kenti ve yamaca kurulmuş olan Behramkale çıkar. En tepedeki Athena Tapınağı'ndan muhteşem bir manzara görülür: Güneyde ve batıda Ege Denizi, doğuda geniş bir yay gibi uzanan Kadırga Koyu, iyice aşağılarda kalan kuzeydeki vadide yeşilin binbir çeşidi. Tapınaktan aşağıya deniz kıyısına bakıldığında, antik kentin denize gömülmüş limanının mermerleri yeşil ile mavi arası bir renkle harelenir. Dünyada ilk güzellik yarışmasının yapıldığı Kaz Dağı (İda Dağı), efsaneleri ve hâlâ özgün yaşantılarını sürdüren yörükleriyle tanınır. Ezine, Bayramiç, Ayvacık pazarlarında kendi dokudukları kilimleri satan yörük kadınlarını görebilirsiniz. Marmara'ya kıyısı olan Biga ve Lapseki, Kınık Türklerinin Kızıl Keçeli boyundan gelenlerin kurdukları Yenice, kömür madenleri ve seramik fabrikasıyla tanınan Çan, ilin Rumeli yakasında yer alan ve Kilitbahir Kalesi'yle simgeleşen Eceabat, sardalyasıyla ünlü Gelibolu, Gazi Süleyman Paşa'nın türbesinin ve Namık Kemal'in mezarının bulunduğu Bolayır, doğal ve tarihî güzellikleriyle Çanakkale'nin yakınında asla unutulmaması gereken yerleridir. |
|
![]() |
Hotel | Türkiye | Kapadokya | Turlar | Fotoğraflar | Misafir Defteri | Rezervasyon | Ana Sayfa |